Mavi Hap mı kırmızı hap mı?

2020 yılına girerken Facebook’taki gönderisine, “Bu kez yeni yıl çözümleri yerine, dünyanın ve yaşamımın 2030’da nasıl olması gerektiğine dair umutlarım üzerine düşünmeye çalıştım. Böylece doğru şeylere odaklandığım konusunda kendimi sağlama alabilirim.” diye başlamıştı Mark Zuckerberg. 2009 yılından bu yana her yıl için kendisine koyduğu hedefleri takipçileriyle paylaşmayı gelenek haline getiren Facebook’un kurucusu, 2020 yılına başlarken […]

Read More Mavi Hap mı kırmızı hap mı?

“Kriz aslında duygusal bir kaostur”

Geçtiğimiz yıl içerisinde tüm dünyayı alt üst eden pandemi, etkilerini hâlâ sürdürüyor. Virüse karşı aşı geliştirilmiş olsa da krizin daha uzun süre devam edeceği tahmin ediliyor. Evet “yeni normal” olarak tanımlanan bu kırılgan, belirsiz ve karmaşık süreç bir yandan gündelik yaşamlarımızı değiştirirken diğer yandan bizi yeni beceriler edinmeye zorluyor. Salgın, zor zamanlara hiç de hazırlıklı […]

Read More “Kriz aslında duygusal bir kaostur”

Trol terörizmi demokrasiyi tehdit mi ediyor ?

“O 19 bin kişilik oditoryumun boş kalmasını isteyenler, hemen şimdi yerlerini rezerve etsinler ve onu sahnede tek başına bıraksınlar.” Her şey, Iowa eyaletinin Fort Dodge kentinde yaşayan 51 yaşındaki Mary Jo Laupp’un TikTok’taki 1000 kadar takipçisine bu çağrıyı yapmasıyla başladı. Laupp, Amerikan Başkanı Donald Trump’un pandemi sonrası yapacağı ilk kampanya mitingine bilet alıp gitmemenin iyi […]

Read More Trol terörizmi demokrasiyi tehdit mi ediyor ?

DİJİTAL TOTALİTARİZM Mİ, YENİ KÜLTÜREL DEVRİM Mİ?

Hatırlayanlar olabilir, bizim çocukluğumuzda ilkokulda davranış notu adı verilen bir uygulama vardı. Ne kadar çalışkan olursak olalım, “iyi” davranışa sahip değilsek, hemen davranış notumuz kırılırdı. İşte, Çin de bir kaç yıldır, kamu çalışanlarını, şirketleri ve vatandaşları buna benzer biçimde notlayan Sosyal Kredi Sistemini hayata geçirmeye çalışıyor. ŞiCinping’in “2030 yılı itibarıyla Çin’i Yapay Zeka ve Büyük […]

Read More DİJİTAL TOTALİTARİZM Mİ, YENİ KÜLTÜREL DEVRİM Mİ?

Adaletsizliğe Karşı Yükselen Öfke

Mısırlı yazar Alaa Al Aswany’nin çok satan romanı Yakupyan Apartmanı1, birbirinden farklı insanların yaşadığı “zengin” apartmanını anlatırken, arka planda da Mısır’ın toplumsal ve siyasal değişim sürecini anlamamızı sağlar. Nefes almadan okuduğum kitabın beni fazlasıyla etkileyen ana kahramanlarından Taha üzerine bayağı kafa yorduğumu hatırlıyorum. Taha, bir anlamda Siyasal İslamın Ortadoğu’da nasıl filizlendiğini açıkça görmemizi sağlayan semboldür. […]

Read More Adaletsizliğe Karşı Yükselen Öfke

Yaratıcılık ve iletişim yeni dünyanın merkezi olacak

Koronavirüsün gündemimize oturduğu bu günlerde iletişim, yaratıcılık ve duygusal zeka gibi yeteneklerin daha da ön plana çıkacağını belirten Şeyda Taluk, salgın sonrası bizi bekleyen yeni dünya ile ilgili öngörülerini paylaşıyor. Karantina sırasında, Twitter’da bir fotoğraf paylaştım. 2000’li yıllarda yaptığımız iş nedeniyle Türkiye’ye davet ettiğimiz Neil Armstrong ile çekilmiş bir fotoğraftı. Üzerine de şöyle bir not […]

Read More Yaratıcılık ve iletişim yeni dünyanın merkezi olacak

“Biz gidersek mahvolursunuz”a karşı “biz gelirsek her şey güzel olacak”

Bülent Ecevit, 1977 yılı seçimleri öncesinde, 31 Aralık 1976’da kaleme aldığı yeni yıl mesajında gelen yılı umut yılı ilan eder; “Halkımız için acılarla dolu, özgürlük uğruna demokrasi uğruna verilmiş kurbanlarla dolu bir yıl sona ererken bir umut yılı başlıyor ülkemizde. Ekonomide de uluslararası alanda da yitirilmiş olanaklarla dolu bir yıl kapanırken her olanağın açılabileceği bir […]

Read More “Biz gidersek mahvolursunuz”a karşı “biz gelirsek her şey güzel olacak”

“Ay bu ne kadar tatlı” bir itibar ölçüsü değildir

Dünyada itibar endeksi en yüksek markalardan biri Rolex. Bugün birçok kuruluş varlığını sürdürmekte zorluk yaşarken, şirketlerin ömürleri azalırken ve krizden etkilenirken Rolex, 100 yıldan bu yana itibarını koruyor. Bunun finansal kara etkisini göz ardı etmiyor. Google ve Rolex, Y jenerasyonu arasında en fazla itibara sahip markalar. Yıllık geliri 7 milyar doların üzerinde olan, lüks tüketim […]

Read More “Ay bu ne kadar tatlı” bir itibar ölçüsü değildir

Israrla Herkesi Kucaklayacağız…

Seçimleri kazanmanın yolu seçmenlerin duygularından geçse de, gerçek politika (reel politik) erkin gereklerine ve akıla dayanarak yapılır. Bunu tartışmanın da gereği yoktur. Yüksek Seçim Kurulu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini yenileme kararı kuşkusuz ki, hukuka aykırıdır ve anti demokratiktir. Bu kararın sonucunda sosyal medyada ciddi bir biçimde de sine-i millete dönülmesine dair yüksek sesler çıksa […]

Read More Israrla Herkesi Kucaklayacağız…

Bu Zafer de Hezimet de Sizi Düşündürmeli…

“Oldum olası, her seçim sonrası ‘Türklerin eğitimsiz, aptal’ olduğuna dair edilen lafları itici ve ayrımcı bulurum. Aysun Kayacı’nın meşhur ‘Benim oyumla çobanınki nasıl aynı oluyor,’ cümlesinin haklı olduğunu düşünenlere fazlasıyla uzağım. Herkesin tek bir oyu var, o da çok değerli,” diye yazmıştım “Seçim Nasıl Kazanılır?” adlı kitabımda. Türkiye seçim tarihine bakıldığında seçmenin önemli bir bölümünün sandığa, politikacıları […]

Read More Bu Zafer de Hezimet de Sizi Düşündürmeli…